Devam filmleri genelde ilk filmden kötü olur; hatta ilk filmle karşılaştırılıp, beğenilmez. Sanırım bu genellemeye girmeyen ender filmlerden biri de Terminatör 2: Mahşer günü olsa gerek. Arnold Schwarzenegger’e ‘iyi robot’ rolü daha çok yakışıyor. Bir makine düşünün ki fiziksel üstünlüğünün yanı sıra, sorumluluk bilinci ve sadakat olarak bir çok insandan üstün olsun. O makine Terminatör ve onunla özdeşleşen bir oyuncu artık Arnold. Onsuz bir Terminatör filmi düşünmek saçma! İlk filmdeki (Terminatör 1 Sinekritik) eksiklikleri düzeltip üzerine daha fazlasını koyarak karşımıza çıkıyor ünlü yönetmen James Cameron. Unutulmayacak bir yapım ortaya çıkartıyor. Oyunculuklar, efektler (dönem şartları da düşünüldüğünde), diyaloglar ve kurgu: mükemmel! Filmin yönetmen koltuğunda James Cameron, oyuncu kadrosunda ise Arnold Schwarzenegger, Robert Patrick, Linda Hamilton, Edward Furlong, Mark Christopher Lawrence gibi isimler yer alıyor. Filmin vizyon tarihinin 1991 olduğunu da hatırlatalım.
Terminatör 2 Mahşer Günü filminin konusuna değinirsek; 1997 Ağustos’unda yaşanan ve 3 milyarı aşkın insanın ölümüne neden olan olayın üstünden yıllar geçmiş ve 2029 yılına gelinmiştir. John Connor makinelere karşı insan direnişinin lideri konumundadır. Onu 2029 yılında yok edemeyen makineler şimdi yok edemedikleri düşmanlarını geçmişte yok etmeyi tekrar denemeye karar verirler ve John’un 10 yaşında olduğu döneme bir yok edici makine yollarlar. Buna karşılık john da o dönemde kendisini korumak için daha önce annesini öldürmek göreviyle geçmişe yollanan yok edici makineyi geçmişe yollar. İki yok edici makine arasında John Connor için büyük bir mücadele başlar. Bu arada henüz yaşanmamış olan 1997 Ağustos’unda yaşanacak olan felaketin mimarı olan Skynet adlı sistem de yavaş yavaş faaliyetlerini artırmaya başlamıştır. John ve onun koruyucu makinesi John’un annesini akıl hastanesinden kaçırıp Skynet’i durdurmak için işbirliğine girişirken diğer yok edici makine de John’u yoketmek için onların peşinden gitmektedir.
Terminatör 2 1991 yılında yapılmış olmasına rağmen günümüz teknolojisi ile bile daha iyi yapılamayacak bir filmdir bana göre; çağın ötesinde ve benzeri olmayan bir film. Bu filmde kullanılan teknikler ve yöntemler sinema dünyasında ilk defa kullanılmıştı. Öncülüğü yapan James Cameron zaten büyük bir isim: Avatar filmi ile de benzer bir şeyi yaşamıştı. Kendisi bir marka ve sinemada yenilikçi. Terminatör 2 ile sinemada başardıklarından sonra Avatar filmiyle de 3D teknolojisinin yayılmasını sağlamıştı. 1991 Yılına kadar yapılmış en mükemmel ve en fazla bütçe harcanan filmi ondan başkası yönetebilir miydi bilmiyorum. Her sahnesiyle büyüleyen filmde Arnold Scwardzeneger’in Terminatör rolü için daha iyi bir seçim olamayacağı gerçeğini de tekrar görüyoruz. Kötü makine rolünde se Robert Patrıck’i görüyoruz. Belki de kariyerinin en iyi performansını bu filmde gösteriyor. Koşusu ve polis kıyafetiyle sinema dünyasında geniş bir hayran kitlesine sahip oldu diyebiliriz. Filmin ülkemizde de geniş bir hayran kitlesi var; o dönemlerde sinema önlerinde ekmek kuyruğunu andıran uzun kuyruklar oluşmuştu. O yıllarda sinemada izlerken, salonda insanların nefes bile almadığını hatırlıyorum. Aradan yıllar geçti, teknoloji her şeyimizi elimizden aldı; artık şaşıramıyoruz hiçbir şeye ve aslında hepimiz birer makine olduk. Çocukluğumuzun kahramanları da artık yok. Hala bu filmi izlerken filmin sonunda hüngür hüngür ağlayan John Connor’a eşlik etme ihtiyacı hissediyorum. Çünkü aslında yok olan Terminator değil çocukluğumuzun ta kendisiydi belki de…
Makineler insanlığı yok ederken içlerinden bir tanesinin ‘insani’ hareket etmesi; ona bir komut ile empoze edilmesine rağmen düşündürücü. ” Eğer bir makine bir yok edici insan hayatının değerini öğrenebiliyorsa belki bizde öğrenebiliriz. ” Son olarak sizlere Arnold Schwarzenegger’in filmde motora binerken çalan müziği hediye etmek istiyorum:
Sinema tarihinin en iyi bilim kurgu filmlerinden olan Terminatör 2 filmini; bilim kurgu hayranlarının ve sinemaya merak salan herkesin izlemesi gerektiğini düşünüyorum. Kısaca: en iyisi bu!
iyi seyirler.
