Adalet Bakanlığı personellerinden biri olarak 19 – 23 Mart arasında yapılan eğitime katılmak üzere Rize’de bulunan Personel Eğitim Merkezi’ne gittim. Rizeli bir vatandaş olarak, devletimizin bu güzide ve yararlı eğitim merkezini Rize’de açtıkları için teşekkür ediyorum. Bu yazımda sizlere hem Rize Personel Eğitim Merkezi hakkında bilgiler vereceğim hem de eğitim süresince tuttuğum notları paylaşacağım. Böylelikle neredeyse yıl boyu 7/24 açık olacak olan eğitim merkezine gelecek olan Adalet Bakanlığı personeline de yapacakları plan ve programda yardımcı olmayı istiyorum.

(Önemli not: Bu yazı 19 – 23 Mart 2018 tarihinde yapılan eğitim sonrası yazılmış olup; ileride yapılacak değişiklikler ancak kullanıcı yorumlarının geri dönüşü sonrası yazıya eklenecektir. Bilginize)

Rize Personel Eğitim Merkezi

Yazıya başlamadan önce Adalet Bakanlığı Rize Personel Eğitim Merkezinin özelliklerini, kuruluş tarihini ve diğer ayrıntılarını anlatmak lazım. Adalet Bakanlığı Eğitim Dairesi Başkanlığı’na bağlı olan Eğitim Merkezi, Rize’de Ali Paşa Mahallesi’nde engebeli yer şekillerinin bir sonucu olarak amiyane tabirle “dağ başında” kurulmuş olan koca bir devlet tesisi olarak göze çarpıyor.

Bu eğitim merkezinde Türkiye genelinde Adalet Bakanlığı bünyesinde çalışan hâlihazırdaki 60 bin personele eğitim verilmesi hedefleniyor. 100 milyon liralık yatırımın yapıldığı tesis Nisan 2017 tarihinde hizmete açılmakla beraber, ufak tefek eksiklikleri dışında tam kapasite çalışmalarına devam ediyor. Bu arada eğitim merkezinin alt kısmında Polis Evi diye büyük bir bina var; sanırım atıl durumda. İleri de ne yapılacak, bilemiyorum.

Eğitime katılmak için yola çıkmadan önce bende herkes gibi (Rizeli olsam bile) Google’dan tesise nasıl gidebileceğimi, nelerle karşılaşabileceğimi, nasıl bir yer olduğunu baktım. ‘Dağ başında’ olması beni şaşırtmadı ama beklentilerimi de düşük tuttuğumu söylemem lazım; merkeze eğitime gidecek olanlara da tavsiyem: Antalya veya diğer az sayıda merkez ile sakın karşılaştırma yapmayın. Beklentiniz yine de düşük olsun. Hem havası, hem bulunduğu yer, hem çalışanları ile Rize Personel Eğitim Merkezi farklı diyebiliriz.

Rize Personel Eğitim Merkezi’ne nasıl gidilir?

Eğitim Merkezi’ne gitmek için bakanlığa ait, bakanlık logolu servis araçlarını kullanabilirsiniz. Bunun için merkez olarak Rize’yi alarak yol tarihi yapmaya çalışacağım. Rize Personel Eğitim Merkezi’ne gitmek için servis araçları hemen Rize Belediyesi önünde bulunan büyük çaydanlığın önünde (hemen yanında taksi durağı var) sizleri bekliyor olacak.

Özel araçla gelenler için yukarıda Rize’yi merkez alarak bir yol tarifi de ekledim. (Rize’ye yakın yerlerden gelenlere önerim özel aracınızla gelin, gezmeye daha çok vakit ayırabileceksiniz) Uçakla Trabzon’a veya Batum’a inen personeller otobüslerle gelerek Rize merkezde Rize Belediyesi önünde inip bekleyebilirler. Görevlendirme kâğıtlarında servislerin kalkış saatleri yazılıdır.

Eğitimlere çocuğumla/ailemle katılabilir miyim?

Bekâr olduğum için bu soru benim aklıma gelmedi ama eğitimde sınıflara çocuğuyla gelen arkadaşlarımız oldu. Ailesiyle, annesiyle, çocuğuyla veya eşiyle gelenlerde çok oldu. Bir ufak tatil gibi de düşünebilirsiniz… Küçük çocuklarınız olsa bile onunla beraber derslere girmenizde sakınca yok, hatta dersi daha eğlenceli kılıyorlar.

Personel Eğitim Merkezi ortamı nasıl?

“Görüyorsunuz, anlatmaya gerek yok” demek isterdim ama görmeden de eğitim merkezini ne kadar övsem, az olur diye düşünüyorum. Hobi odaları, dinlenme odaları, PS3 odaları, masa tenisi, bilardo, langırt, fitness, okey – tavla salonu gibi sosyal imkânlara sahip; yemekhanesi düzenli ve temiz. Aklınıza şuan gelen soru şu herhalde: “Yemekleri nasıl acaba?” Cevap vereyim: Eğitim merkezinin yöneticileri de daha iyi, daha bol yemek çıkarmak için çalıştıklarının altını çizdiler ancak iaşe bedellerinin düşük olması nedeniyle ellerinden gelenin en iyisini yapmaya çalıştıklarını vurguladılar.

Açıkçası sabah kahvaltıya eğitim boyunca gitmedim ancak öğle ve akşam yemeklerinde –çok seçici biri olmama rağmen– yemekler konusunda sıkıntı yaşamadım, gayet güzellerdi diyebilirim. Bizim millet bir yemeğe 3 rakamlı fiyatlar ödeyip, ufacık şey yemeği marifet sanıyor ama gerçekten 10 – 15 TL arasındaki iaşe bedeliyle merkez, elinden gelenin en iyisini yapmış diyebilirim. Hiç olmazsa doyurucu… Acıkma hissi hissetmiyorsunuz.

Tesiste havuz yok. Denize girmek için uygun iklim koşulları da ancak yaz aylarında olur diye düşünüyorum. Dersten arta kalan zamanda sosyal imkânlardan faydalanmak yararınıza olacaktır ama Adalet Bakanlığı gibi yorucu tempo ile çalışılan bir bakanlık personeli olarak temiz havanın keyfini sürüp dinlenmeyi de tercih edebilir. Bu size kalmış. Eğer şansınıza hava yağışlı olmaz ise (Türkiye’nin en çok yağış alan bölgesine geldiğinizi unutmayın, bir de dağ başında!) temiz havada yürüyüş yapmanız da faydanıza olacaktır. Nereleri gezmeniz gerektiğini de anlatacağım.

Gelirken yanına neler almalısın?

Eğitim merkezine gitmeden önce tesisteki imkânları bilmediğim için sıkıntı yaşadım açıkçası. O yüzden sizde aynı mustarip durumu yaşamayın diye eklemeliyim: öncelikle yanınıza şampuan, havlu vs. almayın. Terlik mutlaka alın; bezden yapılma terlikler veriyorlar, sadece odada giyebiliyorsunuz bir yere kadar. (Odalar ve havlular her gün temizleniyor görevliler tarafından, belirteyim) Her an çok soğuk veya çok sıcak olacağını hesap ederek, ona göre elbiseniz yanınızda olsun. Yayla turları olacağı için mont mutlaka alın. (Yaz aylarında geliyorsanız ince bir üstlük de olabilir, her ihtimale karşı) Sessiz doğaya karşı kitap tutkunlarının yanlarına 1-2 kitap almalarını da tavsiye ederim. Tesiste kantin bulunuyor, temel ihtiyaçları alabilirsiniz, o yüzden yiyecek/içecek getirmeyin sakın. Çocuklar için oyun salonları da var, hem de baya büyük: çocuk olasım geldi!

Personel nasıldı?

İlk gün açılış töreninde sunumu yapan arkadaş kim ise gerçekten komik. Sizi eğitime ısındırıyor, sakın “şarkı söylemesini biliyor musunuz?” sorusuna evet demeyin, derseniz o şarkıyı söylemeden oradan ayrılmanız imkânsız gibi. : ) Bütün personel güler yüzlü, dersleri işlediğiniz bölümdeki çay ocağında çalışan Emine Abla özellikle bayan arkadaşların tüm sorularına cevap vermesi, bizlerle ilgilenmesi ile büyük bir teşekkürü hak ediyor. O dâhil personelin tamamı işini büyük bir aşkla yapıyor. İnanılmaz nezaket sahibiler; unvana bakmadan herkesle aynı şekilde ilgilenmeleri dikkatimi çekti. Adeta yardımcı olmak için birbirleriyle yarışıyorlar, yüzlerine baktığınız an “nasıl yardımcı olabilirim?” diye hemen soruyorlar. Bunda eğitim merkezinin başkanı da olan Necati Kurçenli savcımızında büyük emeği var, ona ayrı bir parantez açacağım.

Rize’de nerelere gitmeli?

Eğitim merkezine gelenlerin birçoğu, turizm cenneti Rize’de gezmek isteyecektir: fakat maalesef eğitim 5 gün sürüyor ve zaman kısıtlı. Bunun farkında olan eğitim merkezi yönetimi, 2 gün öğleden sonrayı turlara ayırmış durumda. Özel servislerle genellikle Ayder Yaylası (Zil Kale’ye de uğranılıyor) ve Uzungöl’e gezi düzenleniyor. Bu yerleri daha önce görmeyenlerin – altını çizerek söylüyorum – mutlaka gezi turuna katılmalarını öneriyorum.

Ancak şöyle bir dezavantajdan da bahsetmek istiyorum: özellikle Ayder Yaylası yaklaşık 1,5 saatlik bir uzaklıkta. Öğlene kadar ders işlendikten sonra saat 13:00 gibi Ayder Yaylası gezisi başlıyor; bu gezinin neredeyse 3 – 4 saati yolda geçiyor. Bu da zaten yorgun olan personeli daha da yoruyor ve geziden bir haz alamıyor. Bu yüzden ben personel arkadaşlara öneriyorum: eğitim 5 gün ama güzel bir plan – program yaparak ekstradan 2 – 3 gün daha kalın ve bu boş günlerde Ayder Yaylası ve diğer yerlere gitmeye çalışın.

Yani özetle merkezin yönetimi sizlere iki olasılık sunuyor: Ayder Yaylası ve Uzungöl. Peki, koca Rize gezisi bunlardan mı ibaret? Tabii ki değil; Batum turu yapabilirsiniz, Çayeli’ne gidip kuru fasulye yiyebilirsiniz (Hüsrev önerimdir), Ağaran Şelalesi’ne çıkıp mini bir doğa gezisi yapabilirsiniz, Arhavi’ye gidip Mençuna Şelalesi’ni görebilirsiniz, Rize Ziraat Botanik Bahçesi’ne çıkarak Rize manzarası eşliğinde Rize çayını yudumlayabilirsiniz, Dağmaran’a çıkıp yöresel tatlardan tadabilirsiniz.

Her tarafı doğa güzellikleriyle dolu olan memleketimde gezecek yer çok ama dediğim gibi eğitim için gelenlerin vakitleri dar: bu yüzden aracınızla gelme ve süreyi biraz daha uzatma gibi bir şansınız varsa bu şansı mutlaka değerlendirmenizi öneriyorum.

Hangi yöresel yemekleri tatmalısınız?

Her gittiğiniz şehirde ilk önce o yörenin ünlü yemeklerini tatmak istersiniz. Rize’ye geldiğinizde bir sürpriz sizi karşılayacak: Rize merkezde bulunan kafelerde, lokantalarda yöresel yemekleri pek bulamazsınız, bulduklarınızda “bu mu ünlü yemek?” dedirtebilir. Neden peki böyle? Bunun sebebi Rize insanı zaten hamsikoliyi, lahana yemeğini, laz böreğini, balığı kendi evinde yiyor, dışarda ise kafe ve lokantalarda hep genelde kebap vs. gibi hamur işi yemek çeşitleri var. Tavuk, köfte, et her yerde yiyebilirsiniz zaten.

O yüzden ben size yemekler için birkaç yer öneriyorum: birincisi, mutlaka Çayeli’nde bulunan Hüsrev lokantasında kuru fasulyenin tadına bakın. İkincisi, Rize Dağmaran’a çıkıp manzara eşliğinde muhlama yemeyi ihmal etmeyin. Üçüncüsü Rize Güneysu’da bulunan Kuzey Balık restorana gidip balık çorbası ve diğer balık türlerinden yiyebilirsiniz. (İmkânı olan Trabzon’da Boztepe’de bulunan Bordo Mavi restorana veya Trabzon Beşirli sahildeki balıkçılara da gidebilir)

Finalden önce eleştirimizi de yapalım

Bu kadar övdük, her şey güllük gülistanlık mı? Değil tabii ki. Eğitim merkezinin yerinin doğal koşulları nedeniyle yolu bozuk ancak bu düzeltilebilir. Böylesi bir tesise yakışmıyor. Diğer ufak tefek eksiklikler giderilebilir. Eğitimin süresi daha da uzatılabilir. Sosyal imkânlardan faydalanmak katılan personele bırakılması yerine bir dizi etkinlikler yapılabilir. (masa tenisi turnuvası, basketbol yarışması vs. gibi) Kütüphane düzenlemesini iyi bir okuyucu olarak hiç beğenmedim: daha düzgün, daha bol içerikli olabilirdi. Çok vasat olmuş.

Bir de eğitime katılan personellere sitem: yahu, çok pasaklısınız! Çay için bardağı dışarda bırakanından tutun, peçeteleri yere atanına, yediği çikolatanın ambalajını çöpe atmaktan aciz insanlarla eğitim gördük ve bunlardan bazıları müdür seviyesinde, çoğunluğun yaşı 30 üzeri. Bir de içtiği sigaraları yere atanlar… İçiyorsanız, adam gibi için şu zıkkımı!

Sonuç: Faydalı ve rahatlatan bir eğitim sizi bekliyor

Bütün derslerde yanımda oturan abimizin dediği gibi: “gelmeden önce rapor alıp kaytarmak istiyordum ama geldikten sonra daha fazla kalmayı planlıyorum.”

Rize böyle bir yer arkadaşlar; kendini sevdirir, sevmek zorundasınız, çünkü çok güzel! : )

Bize bu olanakları sunan başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere tüm ilgililere teşekkür ediyorum. 5 yıldızlı otelleri aratmayacak kadar güzel olan bu tesisin bir tek havuzu eksik belki ama Karadeniz ayaklarınızın altında, bırakın da o havuz olmasın değil mi? Tesisin başkanı Necati Kurçenli Bey gerçekten personele yaptığı konuşma ile bizi motive etti, sonrasında derslere giren hocalarımızda (ki zaten hepsi bakanlık personeli aynı zamanda) bizlerle yakından ilgilendi, sorulara cevap verdi, hepsine ayrı ayrı teşekkür etmek lazım. Kâtipler, Müdürler, Hâkim ve Savcılar açısından faydalı olabilecek bir tesis; ben gittim, faydalandım, rahat bir şekilde işimin başına dönüyorum. Herkesin eşit unvanda olduğu, samimi bir ortamın yaşatıldığı böylesine güzel bir eğitimin bakanlık çalışanlarına faydalı olacağını ancak daha da geliştirilebileceğini de eklemek istiyorum.

19 – 23 Mart 2018 tarihlerindeki eğitime katılanlar eğitimi bu şekilde kapattı:

Umarım faydalı bir içerik olmuştur. : ) Eğitime katılacaklara şimdiden başarılar. : )