Müslüm baba Taşıyıcı 3 de – Taşıyıcı 3 – Transporter 3 Sinekritik

Film hakkında asıl düşüncelerime başlamadan önce, filmde ki bu tatlı süprizin çok hoşuma gittiğini açıklamak istiyorum. evet, filmde müslüm gürses’de yer aldı! :) Hint yapımı filmlerde daha çok rastladığımız şarkıcı afişlerinin bulunduğu sokaklar, telefon kulübüleri vardır ya, bu da aynı… Filmde, başrol oyuncumuz Frank telefon kulübesinden kankası fransız müfettişle konuşurken çekilen sahnede müslüm gürses bir kaç defa gözüküyor; hatta ismail yk’nın bile resmi var! :) Komik değil mi, o sahne filme göre budapeşte’de geçiyordu ve sanırım macaristan’a daha doğrusu yurt dışına bizim sanatçılarımız açılmış da bizim haberimiz yok! :)

 

filmde böyle uçmadı hiç :)

 

Filmin 46. dakikasından sonra yaklaşık 1,5 dk süren bu sahne de müslüm gürses ve diğer sanatçılarımızın resimlerinin olması hoşuma gitti doğrusu!. Fakat, resimler eskiydi. Sanırım yeni albümleri daha macaristanda piyasaya sürülmedi! :)

Film hakkında yorum yapmak gerekirse,  Frank karakteri ile özdeşleşen Jason Statham bu filminde diğer seri filmlerine göre daha durgun fakat daha bir kaslı geldi bana :) Kadın oyuncu konusunda çok aradılar mı bilmiyorum ama daha iyi birini bulabilirlerdi; fakat google araştırmalarım sonucunda bayan oyuncunun filmin konusunun geçtiği ukrayna topraklarına yabancı olmayan biri olduğu anlaşılıyor; rus manken!.

Film, çeve bakanı olan bir babanın çevreye zarar verenlere karşı başlattığı savaş sonucunda çevreyi kirleten büyük firmaların buna karşılık kızlarını kaçırması ve sonrasında tüm sorunların frank’ın kucağına kadar gelmesi ile peşi sıra gelen hızlı olayların yer aldığı heyecan dolu dakikalar… Audi’nin mercedes ile kapıştığı sahnede verilmek istenen mesaj nedir bilinmez ama filmdeki diyalogların çok kötü olduğunu belirtmek istiyorum. Araba kaza yapmış, kadın – erkek arasındaki diyaloglar! öf dedirtecek kadar. ha, bu bir film diyorsanız haklısınız!.

Serinin ilk 2 bölümünü izlediğim için bu bölümü de izlemem gerektiğini düşündüm; filmin sonunda yeni bir film için bir mesaj ya da ipucu verilmedi. Mutlu sonla bittiği için ki bu da normal, sonu hakkında açıklama yapmaya da gerek duymuyorum. Sonundaki tren sahnesi güzeldi. Frank’ın bizdeki kara murat vari dövüş sahneleri ( ki biz neden hep kendi filmlerimizi güleriz ki?. kara murat 10 kişiyi dövüyor da frank’ın yaptığı farklımı?. o da aynı anda bir sürü kişiyi dövüyor!. tek farkı biraz daha kaslı olması… hey gidi yeşilçam filmleri… kendi film endüstrimize karşı çok gaddarız diye düşünüyorum ) izlemeye değer değil, çünkü ben başarılı bulmadım. Fakat süper kahraman misali her türlü sorunu çözmesi ( mesela bisikleti öyle bir kullandı ki; bisikletle show yapanlara taş çıkartacak cinsten veya barajın altında yaptıkları kurtulmak için ) tam ona yakışacak cinstendi :)

Filmin ilk 2 bölümünü izleyenler ile heyecan tutkunu veya jason statham hayranı olanların kaçırmaması gereken bir film diyebilirim, beyazperde.com puanı 7.4 idi ben baktığımda ; kendim ise 7 verdim.

iyi seyirler.

Yazı gezinmesi

Mobil sürümden çık