KTÜ’de Not Skandalı!

 

Üniversite içerisinde öğrencilerin yaşadığı soruna çözüm bulacak kişi sayısı az, kurumlar ise kendi bildiği gibi hareket ediyor. Öğrenciler ile öğretenler ve bunları bir araya getiren çalışanlar kaynaşmak yerine birbirinden kopuk hareket ediyor ve yapılan ‘tüm çözüm’ çabaları maalesef günü kurtarmaktan ve gösterişten öteye gidemiyor.

Neden mi bahsediyorum?

KTÜ not sisteminde değişikliğe gidildi ve bağıl not sistemi adı altında yeni sisteme öğrencilerin adapte olması için herhangi bir ön hazırlık yapılmadan uygulamaya konuldu. Tamam dedik, yeniliktir dedik; hatta başarı oranını ‘gözle’ görünür şekilde artırır dedik, kabul ettik, eyvallah dedik: bir de baktık, sistem çöktü! Notlar bir düştü, bir arttı. Borsa konusunda hiç bir tecrübesi olmayan benim gibi İİBF öğrencileri, borsadaki inişli çıkışlı seyrin yatırımcı üzerinde yaşattığı heyecanı notlar inip çıkarken yaşayarak tecrübe etmiş oldu. Buna da tamam dedik. ( Hala not sistemi en son 2008 yılında güncellenmiş haliyle çalışıyor! )

Sonra bekledik; hocalarımız bari sesimiz olsun dedik.
Hiç biri ‘damarına basılmadığı’ sürece okulda yaşananlara bir şey demedi bugüne kadar, bu konuda da bir şey demediler…
‘Halledilcek’ dendi, öğrenci işlerine yönlendirildi; oradaki çalışanlarda bir sürü şikayetten sıkılmış olmalı ki yüzlerimize bile bakmadılar.
Rektöre ulaşmak istesek… İmkansız.

Neyse.
Fazla geveledim.
Başlık tamamen geçen günlerde İİBF’de bir hocamızı ‘anlamadan’ neredeyse basın yoluyla linç etmeye ( ki olayı anlamadan skandal başlığıyla duyuru yaptılar ) çalışanlara tepki olsun diye ( yani aslında bir skandal yok! Başlık tamamen feyk! )  bu şekilde attım. Ve konuyu; yeni not sisteminde sınıftaki diğer öğrencileri notlarının hepsinin gösterilmemesi sorunuyla ( ki bu sorun öğrencilerin bir tepkisi aslında ) birleştirip sonunda da önerimi sizlerle paylaşarak yazımı sonlandırmak istiyorum.

Az kaldı. Biraz daha dayanın okumak için…

İİBF’de ki hocamız tamamen iyi niyetli davranmasına rağmen öğrencilerin içinde biriken öfke sonucunda belki de aceleye gelen bir iletişim ile yerel ve ulusal basında kendine yer buldu. Hocanın kendi sitesinde yeterince bu konuda açıklama var; konudan haberdar olanlar hocanın blog sayfasına bakabilirler. Ben bu yazıyı aslında, az önce bu bahsettiğim hocanın sitesinde gördüğüm aşağıdaki resim nedeniyle yazıyorum:

Yeni not sistemi sonucunda biz sınıfta kimlerin kaç puan aldığını göremiyoruz belki de ama teknik bir üniversitede teknolojiden bihaber onlarca profesörün dersinde sınıf ortalamasını bilmeden, tünelin sonundaki ışığa nasıl ve hangi yoldan ulaşacağımızı bilmeden finallere girmeye zorlanıyoruz resmen…

Çözümü yok mu bunun?

Koskoca profesörler neden sanal alemi etkin kullanmazlar ki?
Ders dışı ödevler ver…
Ne bileyim, siteni aç; orada dersle ilgili sorular çözdür.
Bununla dersi daha iyi anlanması açısından projeler üret.
Vaktinin çoğunu sanal alemde geçiren öğrencileri yani gençleri pc başındayken biraz olsun dersle veya dersin hocasıyla veya dersin konusuyla alakalı sitelerde gezdir, dolaştır.
Sanal alemi aktif kullan.
Teknolojiye ayak uydur.
Zamane gençlerinin neler yaptığından haberdar ol…

Ve öğrencinin final öncesi aklındaki en büyük soru işareti olan not ortalamalarını bu şekilde paylaş!
Adımını ona göre atsın.
Yine çalışsın.
Zaten standart sapmayı bilmeden ufak soru işaretleri olacaktır aklında ama yine de tahminle, rahat bir şekilde sınavına girebilsin.

Çok mu şey istiyorum?

#TeknikOlamayanÜniKtü etiketiyle twitterde yorumlarda bulunabilir, paylaşım yapabilirsiniz.

Yazı gezinmesi

Mobil sürümden çık