Gülümsemek

İnsanın yaşı ilerledikçe, bazı şeylerin farkına daha çabuk varıyor; bunu söylerlerdi de inanmazdım. İnsan 5 inde neyse 70 inde de odur derdim hep. Ama yanılmışım…

Çocukluğumu, eskiyi hatırlıyorum da; hep gülerdik. İşimize gelmediğinde ağlardık sadece ama hemen sevenlerimiz bizi kucaklarına alırlar, severler ve tekrar gülmeye başlardık… Onlarda gülerdi, çevreye de bunu yansıtırlardı. Bundan hep memnun olurdum, onlara eşlik ederdim: hatta suratlarını astıklarında komiklik yapardım, onları tekrar güldürürdüm…

Arkadaşlarımla da çok gülerdik, eğlenirdik: gülmekten karnımız ağrırdı bazen de yine gülmeye devam ederdik…

Ama zaman ilerliyor…

Artık eskiden kahkaha bombardımanına eşlik eden arkadaşlarımla görüştüğümde suratından düşen bin parçaydı… Gülmüyordu, gülümsemiyordu… Gülmesi için onu zorlarken, zorla gülümseyişini izleyemiyordum bile… Telaşla yaşadıklarından, yaşananlardan bahsediyordu; yanımda durmak istemiyordu belki de: hemen telaşla oradan uzaklaşmak istiyor gibiydi…

Ya sokakta yürüyen insanlar??

Onların yüzünde de anlamsız ifadeler vardı ya da beni farklı düşüncelere iten şeyler: öcü gibi bakıyorlardı etraflarına… sanki her an kötü bir şey olacakmış gibi… Gülmek sanki yasaklanmıştı… ” Biz burada kahrımızdan zor ayakta duruyoruz, sen gülmeye çalışıyorsun ” der gibidiler bana… Yüzlerine bakamıyordum ben de , çünkü korkuyordum: ben de onlara bakarak gülemeyecektim belki de… Acaba bulaşıcı mıydı?

Filmlerde izlerdik, bir virüs tüm dünyayı yok ediyordu: ya gülümsememek virüsü? Onun acaba ilacını bulacaklar mıydı? Düşünsenize, benim gibi sürekli gülenler ileri de bu gülmeyenleri empoze etmeye çalışıyorlar ya da onlardan uzakta bir yerler de yaşamaya çalışıyorlar! Çok fantastik bir film olurdu sanırım!

Okula gidiyorum; sanki herkes hocadan azarı işitmiz, sınavlardan başarısız notlar almış, gruplaşmalar var belli yerlerde… Onlar içinde de bir kaç zora ki gülümsemeler… Neler oluyordu öğrencilere? Bir kabusun içinde gibiyim…

Eve geliyorum, herkes kendi halinde… Herkes kendi odasında… Selam vermesem kimse umrumda olmayacaktı belki de… Bugün bir şeylerde vardı ve ben farkında olmaya çalışıyorum sanırım…

Zaten kimse kimsenin farkında değil ki? Her zaman birlikte olduğun, birlikte güldüğün ilk okul arkadaşını kaç defa arıyorsun? Ya da şuan kim bilir nerelerde, biliyor musun? Hayır! Gülümsemekten mutlu olan ben bu düşünceler içine soktuğumda kendimi yavaş yavaş suratım asılmaya başlıyordu; ne o : virüs bana da mı bulaştı! Olamaz, olamaz!!!!!

Ben gülmek istiyorum… Herkese inat gülümsemeye devam etmek istiyorum; gülmeden bu hayat çekilmez ki? her başıma gelen kötü olay zaten bir yumruk atıp uzaklaşıyor benden ama en zevklisi ne biliyor musunuz? O yumruğu yedikten sonra uzaklaşırken arkasından kıs kıs gülmek!…

Gülmek peşinde hoşgörüyü de getirir aslında; insanlar hoşgörüyü unutmaya başladı: sebebi gülümsememek olmasın? Ne bulaşıcı bir virüsmüş! Kesin mutasyona uğradı, yoksa bu kadar fazla etkisi olamazdı…

Gülümsemek

İşte tüm mesele bu…

Belki de, bir çok sorunu çözmeye yeterli en masrafsız, yan etkileri iyi olan ilaç bu…

Ve bir kez olsun bu yazıyı okuduktan sonra gülümseyin…

Yazı gezinmesi

Mobil sürümden çık